BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE VAKIFLARA VERGİ MUAFİYETİ TANINMASI HAKKINDA KANUN

KANUN NO : 4962

Kabul Tarihi : 30 Temmuz 2003

Resmi Gazete ile Neşir ve İlânı: 7 Ağustos 2003 – Sayı: 25192

MADDE 1.- 4.1.1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 257 nci maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

4. Vergi beyannameleri ile bu Kanunun 149 uncu maddesine göre devamlı bilgi vermek zorunda olanlardan istenilen bilgilerin internet de dahil olmak üzere her türlü elektronik bilgi iletişim araç ve ortamında verilmesi hususunda izin vermeye veya zorunluluk getirmeye, beyanname ve bilgilerin aktarımında uyulacak format ve standartlar ile uygulamaya ilişkin usul ve esasları tespit etmeye, bu zorunluluğu beyanname veya bilgi çeşitleri, mükellef grupları ve faaliyet konuları itibarıyla ayrı ayrı uygulatmaya,

MADDE 2.- 21.7.1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 41 inci maddesinin;

a) İkinci fıkrasına (4) numaralı bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (5) numaralı bent eklenmiş,

5. Banka kartı, kredi kartı ve benzeri kartlar kullanılmak suretiyle,

b) Üçüncü fıkrasına “Bankalarca tahsil edilen” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya banka kartı, kredi kartı ve benzeri kartlar kullanımı karşılığı olarak ödenmesi gereken” ibaresi, “azami 7,” ibaresinden sonra gelmek üzere “kredi kartı ile yapılan ödemelerde, işlem tarihini takip eden günden itibaren azami 20,” ibaresi eklenmiş,

c) Dördüncü fıkrası “Maliye Bakanlığı bu süreyi aşmamak üzere alacak türleri ve/veya bankalar itibarıyla farklı süreler tayin etmeye yetkilidir.” şeklinde değiştirilmiş,

d) Beşinci fıkrasına “Bankalarca tahsil edilen” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya banka kartı, kredi kartı ve benzeri kartlar kullanımı karşılığı olarak ödenmesi gereken” ibaresi eklenmiş,

e) Altıncı fıkrasına “Tahsilatı yapan” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya banka kartı, kredi kartı ve benzeri kartlar kullanımından dolayı ödeme yapması gereken” ibaresi eklenmiş,

f) Yedinci fıkrasına “Tahsilatı yapan” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya ödemede bulunması gereken” ibaresi eklenmiş,

g) Son fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

Bankalar amme alacaklarının kredi kartı ile ödenmesi sırasında amme borçlusundan komisyon alabilirler. Maliye Bakanlığı, kredi kartı kullanılmak suretiyle yapılacak ödemelerde komisyon ödenmemesi için amme alacağının vade tarihinden (bu tarih dahil) azami 20 gün öncesine kadar belirlenecek bir sürede ödeme yapılması şartını getirmeye, ödemelerin; komisyonsuz veya komisyon karşılığı yapılma şekillerinden birini veya her ikisini birlikte kullandırmaya yetkilidir.

MADDE 3.- 6183 sayılı Kanunun 107 nci maddesinin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

Bu Kanunun 41 inci maddesine göre amme alacağını tahsil yetkisi verilen kuruluşlara, yapacakları tahsile yönelik bilgilerin verilmesi sırrın ifşaı sayılmaz. Bu bilgilerin verilmesine ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir.

MADDE 4.- 6183 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesine (5) numaralı bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (6) numaralı bent eklenmiştir.

6. Bu Kanunun 41 inci maddesine göre kredi kartı ve benzeri kartlar kullanılmak suretiyle komisyonsuz yapılan ödemelerde, bu madde hükmüne göre indirim uygulamasına esas alınacak ödeme tarihi, paranın alacaklı tahsil dairesi hesabına geçtiği gündür.

MADDE 5.- 31.12.1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinin birinci fıkrasının 9.4.2003 tarihli ve 4842 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılan (14) numaralı bendi aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.

14. Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin yanında çalışan hizmet erbabına, işverenin Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödediği ücretler;

MADDE 6.- 193 sayılı Kanunun 53 üncü maddesinin birinci fıkrasının sonuna aşağıdaki cümle eklenmiştir.

Ancak, çiftçiye ait olmakla beraber zirai işletmeye dahil edilmeyen biçerdöver veya bu mahiyetteki bir motorlu araç veya on yaşına kadar ikiden fazla traktörün işletilmesinden elde edilen gelirler ticari kazanç hükümlerine göre vergilendirilir.

MADDE 7.- 6.6.2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7 nci maddesinin (1) numaralı bendine aşağıdaki (c) alt bendi eklenmiştir.

c) 4458 sayılı Gümrük Kanunu uyarınca tasfiyelik hale gelenlerinin tabii afetler, bulaşıcı hastalıklar ve benzeri olağanüstü durumlarda genel ve katma bütçeli dairelere, il özel idarelerine, belediyelere, köylere ve bunların teşkil ettikleri birliklere bedelsiz teslimi,

MADDE 8.- 4760 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin (1) numaralı fıkrası aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir;

1. Bu Kanuna ekli (I) sayılı listenin (B) cetvelindeki malların; (I) sayılı listeye dahil olmayan malların imalinde kullanılmak üzere ithalatçıları veya imalatçıları tarafından tesliminde tarh ve tahakkuk ettirilen özel tüketim vergisinin Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek kısmı, teminat alınmak suretiyle tecil olunur. Söz konusu malların tecil tarihini takip eden aybaşından itibaren oniki ay içinde (I) sayılı listeye dahil olmayan malların imalinde kullanılması halinde tecil olunan vergi terkin edilir. Bu hükümlere uyulmaması halinde, bu malların tecil-terkin işlemi dışındaki amaçlarla tesliminde tarh edilmesi gereken vergi tutarından, daha önce tahsil edilen verginin mahsubundan sonra kalan tutar, vade tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesinde belirlenen gecikme zammı ile birlikte alıcıdan tahsil edilir. Ancak, tecil edilen verginin 213 sayılı Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler dolayısıyla terkin edilememesi halinde bu vergi, tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edilir.

MADDE 9.- 4760 sayılı Kanunun 12 nci maddesine (3) numaralı fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki (4) numaralı fıkra eklenmiştir.

4. (I) sayılı listedeki mallar için uygulanan maktu vergi tutarlarının, bu maddenin 2 nci fıkrasının (a) bendi uyarınca, Bakanlar Kurulu tarafından farklı tespit edilmesi halinde; Maliye Bakanlığı teminat istemeye ve bu teminatın türü, tutarı ve çözümüne ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.

MADDE 10.- 4760 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

GEÇİCİ MADDE 3.- Bu maddenin yayımı tarihinden 31.12.2004 tarihine kadar 4760 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı listedeki [(87.11), (88.02), (8901.10.10.00.11), (8901.10.90.00.11) ve (89.03) G.T.İ.P. numaralı araçlar hariç] kayıt ve tescile tabi 20 ve daha büyük yaştaki taşıt araçları adına kayıtlı olan gerçek veya tüzel kişiler tarafından, bu araçların bir daha kullanılmamak üzere hurdaya çıkartılarak, hurdaya çıkarılan araçla aynı cinsten [(87.03) G.T.İ.P. numaralı araçlardan sadece motor silindir hacmi 1600 cm3’ü geçmeyen] bir aracın ilk iktisabında özel tüketim vergisi 3,500,000,000 (2004 yılı için 4,500,000,000) lira eksik hesaplanır. Verginin bu tutarın altında olması halinde özel tüketim vergisi hesaplanmaz.

5.1.1961 tarihli ve 237 sayılı Taşıt Kanunu kapsamına giren kurumlar (belediyeler hariç) bu indirimden yararlanmazlar.

Hurdaya çıkartılan araçların yaşı, tescil işleminin yapıldığı yıl dikkate alınmaksızın, tescil belgesinde yazılı model yılında aracın bir yaşında olduğu kabul edilmek suretiyle tespit olunur.

Hurdaya çıkartılacak taşıtın birden fazla gerçek veya tüzel kişi adına tescilli olması halinde; bunların ilk iktisaplarında eksik hesaplanacak vergi tutarı, hurdaya çıkartılan taşıttaki hisseleri nispetine göre bulunur.

Bakanlar Kurulu, bu madde uyarınca eksik hesaplanacak özel tüketim vergisi tutarını yarısına kadar indirmeye, kanuni tutarına kadar yeniden çıkarmaya yetkilidir.

Bu maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir.

MADDE 11.- Ekli listede yer alan G.T.İ.P. numaraları ile isimleri yazılı ürünler, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (I) sayılı listenin (A) cetvelinden çıkarılarak, aynı listenin (B) cetveline eklenmiştir.

MADDE 12.- 1.7.1964 tarihli ve 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tablonun “I-Resmi işlerle ilgili kağıtlar” başlığı altında yer alan “C) Kişilerden resmi dairelere verilen kağıtlar:” bölümüne aşağıdaki (17) numaralı fıkra ile aynı tablonun “IV- Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar:” başlıklı bölümüne aşağıdaki (26), (27) ve (28) numaralı fıkralar eklenmiş ve (1) sayılı tablonun “III- Ticari İşlemlerde kullanılan kağıtlar:” başlıklı bölümünün 1/a fıkrası tablo metninden çıkarılmıştır.

17. Gümrük kapılarından bir gece konaklamayı kapsayan sürede giriş-çıkış yapan taşıtlarla ilgili olarak alınan Taşıt Giriş-Çıkış Formu eki taahhütnameler.

26. Kişiler ile bankalar arasında düzenlenecek kredi kartı üyelik sözleşmeleri.

27. Yükseköğretim kurumlarınca yaptırılan bilimsel araştırma projeleriyle ilgili olarak düzenlenen kağıtlar.

28. 2985 sayılı Toplu Konut Kanununa 10.5.1990 tarihli ve 3645 sayılı Kanunla eklenen ek 1 inci maddesi kapsamında kullandırılacak kredilere ilişkin olarak düzenlenen kağıtlar.

MADDE 13.- 2.7.1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 59 uncu maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinden sonra gelmek üzere (l) bendi eklenmiştir.

l) 2985 sayılı Toplu Konut Kanununa 10.5.1990 tarihli ve 3645 sayılı Kanunla eklenen ek 1 inci maddesi kapsamında kullandırılacak kredilerle ilgili ipotekler ile bu konutların hak sahipleri adına tapuya tescili.

MADDE 14.- 29.7.1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 4 üncü maddesine (u) fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki (v) fıkrası eklenmiştir.

v) Doğalgaz, ham petrol ve bunların ürünlerinin nakli ve dağıtımı amacıyla kullanılan boru hatları ile bunların ayrılmaz parçası olan istasyonlar (Pompa, kompresör, basınç düşürme ve ölçüm, hat vana grupları, haberleşme, pik, katodik koruma gibi),

MADDE 15.- 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddenin son fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.

Bakanlar Kurulu, kendisine bakmakla mükellef kimsesi olup onsekiz yaşını doldurmamış olanlar hariç olmak üzere hiçbir geliri olmadığını belgeleyenlerin, gelirleri münhasıran kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylıktan ibaret bulunanların, gazilerin, şehitlerin dul ve yetimlerinin Türkiye sınırları içinde brüt 200 mı’yi geçmeyen tek meskeni olması (intifa hakkına sahip olunması hali dahil) halinde, bu meskenlerine ait vergi oranlarını sıfıra kadar indirmeye yetkilidir. Bu hüküm, yukarıda belirtilenlerin tek meskene hisse ile sahip olmaları halinde hisselerine ait kısım hakkında da uygulanır. Muayyen zamanda dinlenme amacıyla kullanılan meskenler hakkında bu hüküm uygulanmaz. Geliri olmadığını belgelemenin usul ve esaslarını belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.

Bu hüküm binaların inşalarının sona erdiği yılı takip eden bütçe yılından itibaren dört yıl uygulanır.

MADDE 16.- 3.6.1949 tarihli ve 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

4. Sigorta ve reasürans şirketlerinde bilanço gününde hükmü devam eden sigorta sözleşmelerine ait karşılıklar (Hayat Sigorta Şirketlerinde matematik karşılıklardan, temettü ve faizleri vergiden istisna edilmiş olan menkul kıymetlere yatırılan kısma ait faizler, giderler meyanında gösterilemez),

Sigorta teknik karşılıkları;

1. Muallak hasar karşılıkları,

2. Kazanılmamış prim karşılıkları,

3. Hayat matematik karşılıklarından ibarettir.

Teknik karşılıklar bilanço gününde geçici pasif hesaplara geçirilmek suretiyle aşağıdaki esaslara göre hasılattan indirilir:

a) Muallak hasar karşılıkları, tahakkuk etmiş ve hesaben tespit edilmiş fiili tazminat bedellerinden veya bu hesap yapılmamışsa tazminatın ve tazminat ile ilgili tüm masrafların tahmini değerlerinden reasürör payı düşüldükten sonra kalan tutardır.

b) Kazanılmamış prim karşılıkları yürürlükte bulunan sigorta sözleşmeleri için tahakkuk etmiş primlerden komisyonlar düşüldükten sonra kalan tutarın gün esasına göre bilanço gününden sonraya sarkan kısmından, reasürör payının düşülmesinden sonra kalan tutardır. Ancak bu tutar, nakliyat emtea sigortalarında, yıllık primin komisyon düşüldükten sonra kalanının % 25’ini geçemez. Kazanılmamış prim karşılığının gün esasına göre hesaplanması mümkün olmayan reasürans ve retrosesyon işlemlerinde 1/8 yöntemi uygulanabilir.

c) Hayat sigortalarında matematik karşılıklar her sözleşme üzerinden ayrı ayrı hesaplanır.

d) Bir bilanço döneminde ayrılan bu teknik karşılıkların ertesi bilanço döneminde aynen kara nakledilmesi şarttır.

MADDE 17.- A) 213 sayılı Vergi Usul Kanununun;

a) 5 inci maddesinin dördüncü fıkrasındaki “Ayrıca, kamu görevlilerince yapılan adli ve idari soruşturmalarla ilgili olarak talep edilen bilgi ve belgeler verilebilir.” ibaresi, “Ayrıca, kamu görevlilerince yapılan adli ve idari soruşturmalar ile ilgili olarak talep edilen bilgi ve belgeler ile bankalara, yapacakları vergi tahsiline yönelik bilgiler verilebilir. Bu bilgilerin verilmesine ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir.” şeklinde,

b) 413 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki “en kısa bir zamanda” ibaresi “yazı ile veya sirkülerle” şeklinde,

c) Mükerrer 257 nci maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan “banka veya benzeri finans kurumlarınca” ibaresinin, “banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince” şeklinde,

B) 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun;

a) 42 nci maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan “Çek veya münakale emrinin” ibaresi, “Çek veya münakale emrinin veya banka kartı, kredi kartı ve benzeri kartlar ile yapılan ödemenin” şeklinde,

b) 44 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan” paranın bankaya veya postaneye yatırıldığı,” ibaresi, “paranın bankaya veya postaneye yatırıldığı, banka kartı, kredi kartı ve benzeri kartlar ile yapılan ödemelerde işlemin kartla yapıldığı,” şeklinde,

C) 2.7.1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 123 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “devir ve bölünmeleri” ibaresi “devir, bölünme ve nev’i değişiklikleri” şeklinde,

D) 30.12.1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 86 ncı maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin (b) alt bendinin parantez içi hükmünün “(birden fazla işverenden ücret almakla beraber, birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamı, 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı aşmayan mükelleflerin, tamamı tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretleri dahil)” şeklinde,

E) 30.12.1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan “okul” ibaresi, “okul, sağlık tesisi” şeklinde,

F) 3.6.1949 tarihli ve 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinde yer alan “okul” ibaresi, “okul, sağlık tesisi” şeklinde,

Değiştirilmiştir.

MADDE 18.- 1.6.2000 tarihli ve 4572 sayılı Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri Kanununun Geçici 1 inci maddesinin (E) fıkrasının birinci bendinin sonuna aşağıdaki cümle eklenmiştir.

Hazinece üstlenilip tasfiye olunan bu tutarlar, gelir hesaplarına intikal ettirilmeksizin bilançonun pasifinde özel bir fon hesabında izlenir ve bu fon gelir-gider menfi farklarının karşılanmasında kullanılır.

MADDE 19.- 13.4.1994 tarihli ve 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun değişik 12 nci maddesinin beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun yıllık bütçesinden harcanmayan tutar yıl sonunda, yurt içinde kültür ve tabiat varlıklarının, yurt dışında Türk kültür varlıklarının korunması ve ihyası amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı Merkez Saymanlık Müdürlüğü hesabına aktarılır. Bu tutar bir yandan bütçeye özel gelir, diğer yandan Bakanlık bütçesine özel ödenek kaydedilir. Bakanlık bütçesine özel ödenek kaydedilen bu tutardan, gerektiğinde Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü hesabına aktarma yapılabilir ve harcamalar için kullanılabilir. Bu tutardan yılı içinde harcanmayan kısım, ertesi yıl bütçesine devren özel gelir ve özel ödenek kaydedilir. Harcamalara ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.

MADDE 20.- Gelirlerinin en az üçte ikisini nev’i itibarıyla genel, katma ve özel bütçeli idarelerin bütçeleri içinde yer alan bir hizmetin veya hizmetlerin yerine getirilmesini amaç edinmek üzere kurulan vakıflara, Maliye Bakanlığının önerisi üzerine Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınabilir.

Bunların vergi muafiyetinden yararlanması ve muafiyetlerinin kaybedilmesine ilişkin şartlar, usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir.

Olağan denetimler sırasında veya yaptırılacak özel denetimler sonucunda vergi muafiyeti tanınmasına ilişkin şartları kaybettikleri tespit edilen vakıfların vergi muafiyetleri, birinci fıkrada öngörülen yöntemle kaldırılabilir.

MADDE 21.- 18.2.1963 tarihli ve 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 5 ve 6 ncı maddelerinde yer alan (I), (II), (III) ve (IV) sayılı tarifelere göre vergiye tabi olan ve bu Kanunun yayımlandığı tarihte ilgili sicilde kayıt ve tescilli bulunan taşıtlar ile yine bu Kanunun yayımı tarihinden 31.12.2003 tarihine kadar ilgili sicillere ilk defa kayıt ve tescil edilecek olan taşıtlar, bir defaya mahsus olmak üzere, anılan Kanundaki tarifelerde ilgili taşıt cinsi için belirlenmiş olan 2003 yılı tutarları kadar, taşıt vergisine tabidir.

Taşıt vergisi; taşıtların kayıt ve tescilinin yapıldığı yerin vergi dairesi tarafından bu Kanunun yayımı tarihinde, bu tarihten 31.12.2003 tarihine kadar ilgili sicillere ilk defa kayıt ve tescil edilecek olan taşıtlar için kayıt ve tescilin yapıldığı tarihte tahakkuk ettirilmiş ve tebliğ edilmiş sayılır.

Taşıt vergisinin mükellefi, bu Kanunun yayımı tarihinde ve bu tarihten 31.12.2003 tarihine kadar adlarına taşıt kayıt ve tescil edilen veya bu Kanunun yayımı tarihinde noter satış sözleşmesi ile bu taşıtın sahibi olan gerçek ve tüzel kişilerdir.

197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinde yer alan istisnalar, taşıt vergisi için de uygulanır. Ayrıca, Bingöl merkez ve ilçelerinde depremin meydana geldiği 1.5.2003 tarihi itibarıyla Bingöl trafik sicilinde kayıt ve tescilli bulunan taşıtlar ile bu tarihte ikametgahının buralarda bulunduğunu tevsik edenler adına aynı tarih itibarıyla kayıt ve tescilli olan taşıtlar da (bu tarihten sonra belirtilen yerler dışındakilere satışı yapılan taşıtlar hariç) taşıt vergisinden müstesnadır.

Taşıt vergisi bir defada ödenir. Bu Kanunun yayımlandığı tarihte ilgili sicillere kayıt ve tescil edilmiş olan taşıtlara ilişkin taşıt vergisi, bu Kanunun yayımlandığı ayı izleyen ayın sonuna kadar, bu Kanunun yayım tarihi ile 31.12.2003 tarihleri arasında ilgili sicillere ilk defa kayıt ve tescil edilecek olan taşıtlara ilişkin taşıt vergisi ise, kayıt ve tescilin yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenir. Ödeme dönemi içerisinde ilişik kesme işlemi yapıldığı takdirde; vergi bu işlemin yapılmasından önce ödenir.

3.4.2003 tarihli ve 4837 sayılı Kanun hükümlerine göre ek motorlu taşıtlar vergisi taksitlerini kısmen veya tamamen ödeyen mükelleflerin ödediği tutarlar, ödenecek taşıt vergisine mahsup edilmiş sayılır. Mahsup edilemeyen kısım iade olunur. Bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş olan ek motorlu taşıtlar vergisi ise terkin edilir.

Bu maddeye göre tahsil edilen taşıt vergileri üzerinden, 2.2.1981 tarihli ve 2380 sayılı Kanun ile 27.6.1984 tarihli ve 3030 sayılı Kanuna göre mahalli idarelere pay verilmez.

Taşıt vergisinin tarh, tahakkuk ve tahsiline ilişkin olarak bu maddede hüküm bulunmayan hallerde, 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu hükümleri uygulanır. Bu maddeye göre ödenen taşıt vergisi, ticari, zirai ve mesleki kazançların tespitinde gider olarak kabul edilir.

Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir. (*)

MADDE 22.- Bu Kanunun;

a) 5 inci maddesi 1.6.2003 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde,

b) 6 ncı maddesi 1.1.2004 tarihinde,

c) 18 inci maddesi 16.6.2000 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde,

d) Diğer maddeleri yayımı tarihinde,

Yürürlüğe girer.

MADDE 23.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.